Hayao Miyazaki Ve Naçizane Sanatsal Görüşler
Yaptığı sanatın hakkını vererek, kolaya kaçmadan; işi ince
eleyip, sık dokuyan sanatçılar benim için gerçek sanatçıdır. Japon manga
sanatına hayat veren anime filmlerinin büyük üstadı Hayao Miyazaki de benim
gözümde bu sanatçılardan biri olarak yer edindi. Bu sanat Japonların Walt
Disney gibi Hollywood’un büyük stüdyolarından esinlenilerek kendi manga
sanatlarını anime filmler olarak geliştirmesiyle başlamış. Hayao Miyazaki de dostu Isao Takahata ile birlikte Studyo Ghibli adında bir stüdyo kurarak bize
muazzam eserler bırakmaya vesile olmuş. Anime, çoğu insanın gözünde çocukların
izleyeceği çizgi filmler olarak nitelendirilebilir fakat Miyazaki ve animeleri
eminim ki her yaştan pek çok insanın hayatına etki etmiş, ilham vermiştir.
Nitekim ben her filminde bambaşka bir dünyada bambaşka bir heyecanın içinde
buldum kendimi.
Bugünlerde Miyazaki’nin yeni projesi için çıkan haberde gördüğüme göre; bir
anime film hazırlanırken, filmin bir dakikasının yaklaşık bir ayda tamamlandığını
öğrendim. Bu tonton Japon dedemiz bu proje için toplam altmış animatör
çalıştırıyormuş ve üç yıldır hazırlık aşamasında olan animenin henüz otuz altı
dakikası tamamlanmış. Üstelik bu anime filmler her bir saniyesi el emeği ile kâğıda
dökülerek dijital ortama aktarılıyor ve hareketlendiriliyormuş.
Her filminde hayal gücünün sınırlarını zorlayarak, sanki bir çocuğun zihninin yansıması gibi aktarıyor ve sahnelerdeki her bir ayrıntıyı ince ince eleyerek bize görsel şölen sunarak bir sanatın nasıl emek gerektirdiğini, kolaya kaçmadan işin hakkının nasıl verildiği dersini veriyor adeta. Bu emeğin karşılığı olarak da sizler filmleri izlerken hiç bitmesin istiyorsunuz ve o filmin içindeki bir karakteri kendiniz olarak görme heyecanı yaşıyorsunuz. Belki de böylesi başarılı bir emeğin sırrı, işini gerçekten severek yapmaktadır.
Her filminde hayal gücünün sınırlarını zorlayarak, sanki bir çocuğun zihninin yansıması gibi aktarıyor ve sahnelerdeki her bir ayrıntıyı ince ince eleyerek bize görsel şölen sunarak bir sanatın nasıl emek gerektirdiğini, kolaya kaçmadan işin hakkının nasıl verildiği dersini veriyor adeta. Bu emeğin karşılığı olarak da sizler filmleri izlerken hiç bitmesin istiyorsunuz ve o filmin içindeki bir karakteri kendiniz olarak görme heyecanı yaşıyorsunuz. Belki de böylesi başarılı bir emeğin sırrı, işini gerçekten severek yapmaktadır.

Yorumlar
Yorum Gönder