Değişim


Ali 40'ına yeni basmış üç çocuk babası bir esnaftı. Usta çırak ilişkisi ile yetişenlerden değildi. Çocukluğunda çalışkan ve gelecek adına umut veren biriydi. Ailesi eğitimi için elinden gelen bütün fırsatları değerlendiriyordu. Babasının ilgisi daima onunlaydı. Kıt kanaat geçinmeye çalışsalar da Ali için gerektiğinde babası, pazara çıkıyor köyden getirdiği ürünlerin yanı sıra toptancıdan aldığı temizlik malzemelerini satıyordu. Ali de ailesinin bu çabalarına layık olmak için çabalıyordu. Hayalleri arasında öğretmen olmak vardı.Liseyi bitirdikten sonra üniversite okumak için şehir dışına gitti. Derslerinden sonra lokantada günü birlik işler yapmaya başladı. Çalıştığı lokantaya gelen evsizlerin durumuna sürekli isyan ediyordu. Onların da hayat içerisinde bir yerinin olmasını istiyordu. Üniversitesini bitirdikten sonra memur olmak için sınavlara katıldı. İstanbul'a öğretmen olarak atandı.Maaşının bir kısmını ailesine gönderiyordu. Bir süre sonra İstanbul'da İktisat bölümünü kazandı. İstanbul'da üç arkadaş birlikte kalıyorlardı. Ev arkadaşlarını İktisat bölümünden bulmuştu. Arkadaşlarının sürekli olarak gittiği siyasi parti teşkilatını merak ediyordu. Bir gün arkadaşlarının eve getirdiği afişi gördü. Afişin içeriğinde mevcut hükumetin yanlış politikaları yüzünden yoksullaşan halk için çalışmalar yapılacağı yazıyordu. Bunu okuyunca merakı ve siyasi partiye olan ilgisi arttı. Onlarla birlikte siyasi partiye gitmeye başladı. Başlarda siyasetle çok fazla ilgilenmiyor olsa da kısa zamanda ortama ayak uydurdu. Yaklaşan seçim çalışmaları için sokaklara pankart asıyor, mitinglere, sokak yürüyüşlerine katılıp sloganlar atıyordu. Yıllardır sadece ders üzerine kurduğu hayatına yeni bir heyecan gelmişti. Katıldığı siyasi partiye öylesine bağlanmıştı ki hayatın gerçeklerine tamamen kapatmıştı kendini. Okula geç gidiyor, derslerde mahalle içerisinde yapacağı konuşmalar için metinler yazıyordu. Zamanla okuldaki müdürün tepkisini çekmeye başlamıştı. Artık o yaşadığı mahallenin öğretmeni değil mahallenin yasal olmasa da parti sözcüsü olmuştu. Parti içerisinde etkin görev alması memur olduğu için mümkün değildi. Bir süre sonra hakkında soruşturma başladı. Soruşturma süresince açığa alınma kararı verildi. Evine gelen tutanakları okumuyor partideki görevine devam ediyordu. Mahallede gitmediği sokak, girmediği ev kalmadı. Siyasi kabiliyetini arttırmak için makaleler, kitaplar okuyordu. Seçim zamanı yaklaştı. Ali'nin ilgisi tamamen partinin üzerindeydi. Seçim günü geldi. Atamasının gerçekleştiği gün ailesinin hediye ettiği takım elbiseyi giydi. Aynanın karşısına geçti. Aynaya baktığında içinde garip bir his oluştu. Kendisine yabancılaşmıştı. Babasının zorla okuttuğu Öğretmen Ali yoktu aynada. Seçimini yapmak için okula doğru yola koyuldu. Mahallede herkes onu heyecanlı, kendinden emin olarak biliyordu ama içindeki karşı koyamadığı duygu onu donuk ve düşünceli biri haline çevirdi. Okula geldi pusulayı eline aldı kabine doğru ilerledi. Pusulada onlarca parti içerisinden tarafını seçti ve okuldan ayrılıp sonuçları takip etmeye başladı. Ülke genelinde büyük bir yenilgiye uğradı. Ali tek başına kalmıştı. Seçim süreci boyunca ona akıl verenler tek tek işlerinin başına dönmüş Ali'yse işsiz kalmıştı. Sokakta saatlerce yapayalnız yürüdü. Evine geldi. Kendini hemen yatağa attı ve uyumaya başladı. Tek dileği uyandığında öğrencilerine yeniden kavuşmaktı. Bu dileği hiç bir zaman yerine gelmedi. Hayal ettiği mesleği kaybetti. Kaybederken sahip olduğu hüznü sürekli hatırlıyordu. Zaman içerisinde hayatın gerçekleri arasında sıkışan bir esnafa dönüştü.


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bahsetsem Ne Fayda

Karanlığa Kahkaha

Dünyanın En Tahmin Edilebilir Adamı