Yavuz Selim 2: Gelen Otobüs
Apartman kapısından çıktığım andan itibaren yukardaki durağa
mesafem 7 dakika. Mesafeleri, aldığı zaman ile ifade etmeye başlayarak bilime
göz kırpmaya başladığım dönemlerim gelmişti. Otobüslerin gelip gelebileceği
sırayı da tahmin etmeye başlamıştım. Mesela hangi otobüsü bekliyorsam onun
dışındaki bütün otobüsler geliyordu. Mörfi yasası 1 numaralı kural. Tekrarlandıkça
kanıtlanan en önemli deneyim. Neyi bekliyorsan o en geç gelecek. Hayatım bu
yasayı kanıtlamak için kurulmuştu sanki. Birileri üzerimde deney yapıyordu,
kesin.
İstanbul’un en güzel yerinde oturuyordum. Çünkü ben ordayım.
Oturduğum yeri en güzel yer olarak kabul etmezsem bu sefer orayı güzelleştirmek
için uğraşacaktım. Kendimi yormaktansa bu önkabul ile başlardım bütün
yolculuklarıma. İstanbul’da istediğim her yere en fazla 1 saatte ulaşabiliyordum.
Bu önemli bir avantajdı benim için. Ama niyeyse şu anda bile -orada oturmazken
yani- gideceğim yerleri orayı merkeze alarak hesaplıyorum. Bir şekilde yolum
oraya düşüyor. Düşürmeye çalıştığımı da söyleyebilirim.
Feza Sinema’sı vardı bir zamanlar Karagümrük’te. Hayatımdaki
ilk sinema salonu. Birçok filmi orada izledim. Mesela ilk izlediğim film; Sürgün
Öğretmen. Aslan Kral ve 90’ların nice filmleri. Sinemaya karşı ciddi bir zaafım
var. Beni mutlu eden bir şey var. Mesela Feza Sinema’sında –sanırım yerin
altına doğru olmasından kaynaklı olarak- bir rutubet kokusu olurdu. Çok mutlu
ederdi o koku beni. Hâlâ daha öyledir mesela. Sinemadan çıktığımdaki bir halimi
hatırlıyorum. Sinema salonunun karanlığından dışarı çıkıp Karagümrük Stadı’nın
önünde yürüyen kalabalığa karışınca kendimi değişik duygular içerisinde
hissederdim. Sanırım bir seferinde Görevimiz Tehlike’yi izlemiştim.
Dışarı bir
çıktım, ikindi vakitleri olmalı ki günlük güneşlikti ortalık. Hiç unutmam. Dışarıdaki
insanları durdurup, “Az önce çok güzel bir deneyim yaşadım, bunu siz de
tatmalısınız” demek istedim. Başım dönmüştü, evet. İki gerçeklik arasında
hızlıca gidip gelmek baş döndürüyordu. Mesafeler belki de bu yüzden önemliydi.
Gerçeklikler arasındaki mesafe uzadıkça adaptasyon sürecimiz kolaylaşıyordu.
Belki de bu yüzden Mörfi yasası diye bi şey vardı. Baş dönmemizi engellemek
için. Gerçeklikler arasında bu kadar hızlı geçişler yapmamamız için. Peki benim
gerçekliğim ne kadar uzakta?
Yorumlar
Yorum Gönder