Altı Bin Altı Yüz Altmış Altı

Neden altı bin altı yüz altmış altı ayet var? Her şey bu sorunun cevabını ararken ortaya çıktı. Bunları söylerken karşımdan sekiz kişi geçti. İkisi bana doğru baktı. Bir kişi daha geçiyor. Toplamda dokuz kişi oldu. Biraz sakin yere geçmeliyim. Yoksa size hastalığımı anlatamam. Yan yana dizilmiş dört dükkanı geçtikten sonra sağa döndüm. Kırk iki merdiven çıktıktan sonra karşıma çıkan ilk binanın arkasına geçtim. Şimdilik buraya gelen yok. Önümden geçen üç kedi haricinde. Dördüncü kedi... Bugün iki kere dört dedim. Artık bu kadarı da fazla oluyor. Ağzımdan çıkan kelimeleri de sayıyorum. Doktorlara göre ki yedi farklı doktora gittik. Bu hastalığımın tam sebebi belli değilmiş. Hepsine tek tek size de dediğim gibi 'altı bin altı yüz altmış altı'... Altı kere altı dedim. Bu yedincisi oldu. Yediyi de bugün ikinci söyleyişim. Ben böyleyim işte. Ağzımdan çıkan sayılardan; karşımdan şuanda geçmekte olan kişi sayısı bir dakika sayamadım. Kaç kişiydi onlar? Sanırım bir grup gezgin. Tam göremiyorum. Burası tam bir pazar yerine döndü. Hastalığım ortaya çıktığından beri beni sevindiren bir olay var. Artık annemle birlikte pazara gitmiyorum. İlk başlarda bana inanmadıkları için gitmeye devam etmiştim. Ama o kadar kalabalık ortama girince de sayılardan kafam allak bullak olup bayılmıştım. Korkmayın şuan beni bayıltacak kadar insan yok. Hem pazardaki patatesleri, hamsileri... Tek tek hamsi ellemiştim. Ayıldığıma dua etsinler ellerim hâlâ hamsi kokuyor. Bu sebeple eldiven takmak zorundayım. Artık kendi evime taşındım. Size bunları anlatırken bir yandan da gruptaki kişileri saymaya çalışıyorum. Sanırım kırk iki kişi var. Kırk ikiyi bugün ikinci söyleyişim oldu. Hayır bir dakika birisi daha katıldı. Kırk üç kişilik bir grup. Pierre Loti tepesine gelmişler. Ben oraya gidemiyorum. O tepeden kaç tane ev gözüküyor biliyor musunuz siz? Kim bilir kaç tanedir? En son gittiğimde camileri saymıştım. Yanılmadıysam on tane camiyi görüyordu. Eve geldiğimde aklıma gelmişti ev sayısı. O günden beri kendime yasak koydum. Kurallara uymak konusunda benden iyisi yoktur. Doktorlara göre; titiz, kuralcı, ayrıntıcı, mükemmeliyetçi özelliklere sahip olan kişilerde olan bir hastalık. Bana göre değil. Bir insanda bu özellikler olmayacaksa asıl onların hasta olması gerekiyor. Kırmızı ışıkta bekleyen on iki aracı geçtikten sonra bir göbek ve göbeğin tam ortasında yalnız bir ağaç vardı. En nihayetinde yalnız bir ağaç bir kaç tane ağaçtan daha ağaçtır. Nerede okumuştum bu sözü? Ne önemi var? Yol boyunca yüz yirmi üç kişi ile karşılaştım. Bir tanesi bile benim gibi yalnız değildi. Ben yalnızdım ve onları saymakla tüketiyordum ömrümü. Şimdi evimde yeniden yalnız bir şekilde kalan iki (kaç defa iki dediğimi hatırlamıyorum) tabaklık yemeği yiyecek, altı(bu sekiz oldu) saat uyuyacaktım. Sayıların söylenişi değişse de hayatım tamamen alışılagelmiş eylemlerle devam edecekti.